Düşlerimizde kimi zaman, bilinçaltımızın, “mesaj”ı net olarak algılamamız için kişi ya da olayları fazlasıyla abarttığına tanık oluruz. Sözgelimi ciddi ve otoriter bir patronu, eli kırbaçlı bir saldırgan; bize sıkıntı veren bir ofisi, işkence oda­sı; kişiliklerimizin uyuşmadığı ve kendimizi uzak hissettiğimiz iş arkadaşlarımızı da “infaz mangası” olarak görebiliriz karşımızda. Gerçek yaşamdaki karşılıklarına hiç uymayan bu fazla abartılı görüntüler, belli bir niteliğe dikkatimizi çekmek için bilinçaltımız tarafından tıpkı bir amplifikatörü müziğin sesini yükseltmesi gibi “güçlendirilmiş” imajlardır. Bu tür abartılı düş imajlarını bire bir kabul etmemekle birlikte, simgeledikleri niteliği dikkate almak gerekir. Biraz “geniş” ve ciddiyetsiz olduğunu düşündüğünüz bir arkadaşınız, düşünüzde karşınıza sürekli komiklik yapmaya çalışan bir soytarı kimliğiyle çıkarsa, bu, ona çok fazla güvenmediğinizi ve sorumsuz bulduğunuzu size anımsatmak için zihninizde yaratılmış bir abartılı imajdır.